DİĞER
"Hatırlamak sadece doğal olarak yaşanan bir şey değildir, bilinçli bir çabayı ya da bakışı da gerektirir. Proust’vari bir bilinç akışını tetikleyebilecek ‘doğal’ bir hatırlama silsilesi mümkündür, ama insanın bazen de hatırlamayı hatırlaması, bakışı yoğunlaştırması da gerekir."
"İyi bir yazarın çevirdiği yazarlara bakarkenki içgörüsü benzersiz bir şeydir."
"Bugün Türkiye’de yaşanan onca adaletsizlik ve hukuksuzlukta, böylesi korkunç bir savaşa gösterilen kayıtsızlıkta, savaşın korkunç yüzünü tüm çıplaklığıyla ortaya koymayan yazarların, gazetecilerin, bu yazıları yayınlamayan medya kuruluşlarının, bu korkunç savaşa ilişkin eserleri basmayan yayınevlerinin büyük günahı var."
Cesur Yeni Dünya, Godard ve Cumartesi Gecesi Ateşi… Sistemin sürdürülebilirliğini sağlayan şey hafta sonu ile simgelenen özgürlük illüzyonuysa, hafta sonu ortadan kalktığında neler oluyor?
"Bugünün dertleriyle yüz yıl öncesinin dertleri bir değildir, ama dert hep vardı, hep olacak. Bugün köprü trafiğinde takılıp kalanlar, örneğin bir zamanlar iki üç senede bir İstanbul’u kasıp kavuran veba salgınlarını hatırlayıp avutabilirler kendilerini."
"Olay asla aradığımız yerde bulunmaz, ancak hiç beklemediğimiz yerde karşımıza çıkabilir. Demek ki yaşamımızın önemli olaylarıyla aramızda tuhaf bir ilişki vardır. Başımıza geldiğinde anlamayız, çok geç anlarız. Anlama zaten bu gecikmedir. Önemli diye düşündüğümüz olayların aslında hiç önemi olmadığının anlaşıldığı bir zaman gelir, asıl önemli olanları ise hiç fark etmemişizdir bile."
Üç ayrı kuşağın ve altı şairin gözünden kalıp kırıcı bir şiir yolculuğu: Afro-Amerikalı şairlerin ırkçı toplum düzenine karşı geliştirdikleri kalıp kırıcı ve özgürleştirici şiir geleneği, dize dize verilen bir mücadele…
"Açık ve kapalı kölelik sistemleri arasındaki en büyük farklardan birini ise sisteme köle sağlanması noktasında görürüz. Yukarıda, ABD siyahî köleliğinde gördüğümüz gibi kapalı bir kölelik sistemi dışarıdan sürekli köle getirilmesine ihtiyaç duymaz. Osmanlı’da ise köleliğin bir kurum olarak devam edebilmesi dışarıdan kesintisiz olarak yeni köleler getirilmesine bağlıydı."
"Bir yola getirme biçimi olarak şiddet, hem Coates’te hem de Whitehead’ın romanında kendine fazlasıyla yer buluyor. Coates’in anlattığı dehşet öykülerinden anlaşıldığı kadarıyla Amerika’da siyahi iseniz, sırf ten renginizden dolayı herhangi bir kontrol noktasında tutuklanabilir, kimliğini göstermeyen bir polisin silahından çıkan kurşuna hedef olabilir, yüksek sesle dinlediğiniz müziğin bedelini canınızla ödeyebilirsiniz."
Kaderciliğe biat edenin değil, koşullara rağmen harekete geçenin hikâyesi değerdir anlatılmaya, geri kalanlar sürüklenme içindeki acıyı farkındalığa taşıyamamaktadırlar...
George R.R. Martin’in son açıklamalarından, Elena Ferrante’nin son köşe yazılarına, uluslararası edebiyat ve yayıncılık alanında Ocak ayının öne çıkan gelişmeleri derledik...
Hoş Nağme'yi okurken, Henry James'in Yürek Burgusu'nda “dadının suçluluğu” üzerine kurduğu muğlaklığı düşünüyordum. Birkaç ay sonra Alfonso Cuarón'un Roma'sında “dadının azizeleştirilmesini” yine Hoş Nağme ile kıyasladım...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.